8 Haziran 2019 Cumartesi

Nemrut Dağı Gezi yazısı, Nemrut Hakkında Bilgi

UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Alınma Tarihi: 1987
Liste Sıra No: 448
Yeri: Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Adıyaman
Kategori: Kültürel 




Adıyaman Nemrut Dağı Ören Yeri

Yolunuz Adıyaman’a düşerse Adıyaman’da gezilecek yerleri ve tarihi yerleri sizler için derledik. Adıyaman’a gittiğiniz zaman görmeniz gereken en güzel ve etkileyici yerlerden biri Nemrut Dağı’dır.
 
 
Adıyaman Nemrut Dağı Ören Yeri
Nemrut Dağı ören yeri, İl Merkezine direkt 87 km. Arsameia Antik yolu üzerinden 77 km. Kahta ilçesine 43 km uzaklıktadır. Dünya harikası olan bu tümülüs, Doğu Toros sıradağları üzerinde 2206 metre yükseklikte, Fırat Nehri geçitlerine ve ovaya hakim bir tepe üzerindedir.
Kommagene Kralı I. Antiochos için yapılan anıt mezar üzerinde kırma ve çakıl taşları yığılarak bir tümülüs oluşturulmuş ve tümülüsün etrafındaki teraslar üzerine ateş sunağı ve Greko-Pers üslubunda dev heykel ve kabartma steller yapılmıştır.

Adıyaman Nemrut Dağı Doğu Terası

 
Nemrut Dağı


Yaklaşık 10 metre yüksekliğindeki tahtlar üzerinde sıralar halinde oturmuş dev tanrı heykelleri mevcuttur. Heykellerin yüzleri güneşe doğru bakmaktadır. Bu terasta sırasıyla Kommagene Krallığının gökyüzü hakimiyetini temsil eden koruyucu kartal, krallığın yeryüzü hakimiyetini temsil eden koruyucu aslan, Kommagene Kralı I. Antiochos, Kommagene (Tyche), Zeus, Apollon ve Herakles heykelleri yer alır.Tahtların arkasında 237 satırdan oluşan Kral Antiochos’un dini ve sosyal içerikli vasiyeti (Nomos) bulunmaktadır.Terasın kuzey ve güneyinde Kommagene Kraliyet ailesi bireylerinin kabartma stelleri bulunmaktadır. Yine bu terasta heykellerin önünde ateş sunağı (Altar) ve onun yanında oturur biçimde bir aslan heykeli bulunmaktadır. Nemrut’ta güneşin doğuşu bu terastan izlenmektedir.

Adıyaman Nemrut Dağı Batı Terası

Doğu Teras’da olduğu gibi tahtlarında oturan dev tanrı heykelleri ile birlikte Kommagene Kralı I. Antiochos’un heykeli ve tanrılarla tokalaşma kabartmaları yer alır. Ayrıca burada astroloji ile ilgili bir aslan horoskop kabartması da bulunmaktadır. Aslan kabartması üzerinde yer alan ay ve yıldızlardan Milattan önce 7 Temmuz 62 tarihi okunmaktadır. Bu tarih Kral I. Antiochos’un tahta çıkış tarihidir. Nemrut’ta güneşin batımı bu terastan izlenmektedir.

Adıyaman Nemrut Dağı Kuzey Terası


 Adıyaman Nemrut Dağı Kuzey Terası
Kuzey Terası, batı ve doğu teraslarını birbirine bağlayan 180 m. uzunluğunda bir tören yoludur. Terasta tamamlanmamış stel ve kaideler bulunmaktadır.

Adıyaman Nemrut Dağı Arsameia Örenyeri (Nymphaıos Arsameiası)

 

 Adıyaman Nemrut Dağı Arsameia Örenyeri

Kommagene Krallığının yazlık yönetim merkezi olan ARSAMEİA , Adıyaman İli Kahta ilçesine bağlı Kocahisar köyü ile Damlacık köyü arasında, Kahta Çayı’nın (Nymphaios) doğusunda yer alır. Güneydeki tören yolu üzerinde bulunan çok sayıda kabartma heykel ve steller yanında Anadolu’nun bilinen en büyük Grekçe Kitabesi bulunmaktadır. Kitabenin bulunduğu yerde 150 basamakla aşağı inen kutsal amaçla kullanılan dehliz ve üst kısımda ise saray kalıntıları bulunmaktadır.

Adıyaman Nemrut Dağına Nerede Nasıl Gidilir ?

 Adıyaman Nemrut Dağı

Nemrut dağına çıkış için en uygun sezon Mart ortasından başlayıp Kasım ortalarına kadar hava koşullarına göre değişmektedir. Nemrut dağında günesin doğuşu ve batışı dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar görkemlidir. Güneşin doğuşu ve batışı, izleyenler üzerinde derin etkiler bırakmaktadır.
gün batımı
Nemruta ulaşım Karadut köyüne kadar asfalt, daha sonraki kısım ise kilitli parke taşı kaplıdır. Yapılan geziler genellikle tur şeklindedir. Turlar özel araçlarla yapılabileceği gibi Adıyaman ve Kahta’dan kiralanacak araçlarla da yapılabilir.

Nemrut Dağı Ulaşım

Adıyaman-Nemrut Dağı (Arsameia’dan Antik yol ile) 77 km
Adıyaman-Nemrut Dağı Direkt 86 km
Adıyaman Havaalanından Nemrut Dağına Direkt 66 km
Adıyaman-Kahta 34 km
Adıyaman-Cendere Köprüsü 54 km
Adıyaman-Yenikale 59 km
Adıyaman-Arsameia(Cendere Köprüsü Güzergahı) 61 km

Nemrut Dağı Turları

Uzun, Normal ve Kısa Tur olmak üzere üç ayrı şekilde yapılmaktadır.
Uzun Tur : Güneşin doğuşunu izlemek için Adıyaman’dan gece saat 02:00’da hareket edilir. Nemrut Dağı’nda güneşin doğuşu izlenerek, Arsameia, Yeni Kale, Cendere Köprüsü ve Karakuş Tümülüsü gezilerek dönülür. Bu tur yaklaşık 5-6 saat sürmektedir. Güneşin batışını izleyecek olan ziyaretçilerin, Adıyaman’dan saat 14.oo’da Kahta’dan ise saat 14.30’da ayrılmaları tavsiye edilir.
Kısa Tur : Yalnızca Nemrut Dağı’nı kapsayan turdur. Kommagene Uygarlığı’nın diğer kalıntıları görülmediği için yaklaşık 4-4.5 saat sürer.
Normal Tur : Güneşin doğuşunu ve batışını içine almayan turlardır. Genellikle sabah çıkılmakla birlikte günün her saati çıkılan turlardır.
Araçları tırmanışa uygun olanlar, kendi araçlarıyla da çıkabilirler.

 

Adıyaman’ın Kahta İlçesi’nde 2150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı yamaçlarında hükümdarlık yapmış olan Kommagene Kralı I. Antiochos’un tanrılara ve atalarına minnettarlığını göstermek için yaptırdığı mezarı, anıtsal heykelleri ve benzersiz manzarası ile Helenistik Dönemin en görkemli kalıntılarından birisidir. Anıtsal heykeller doğu, batı ve kuzey teraslarına yayılmıştır. Doğu terası kutsal merkezdir ve bu nedenle en önemli heykel ve mimari kalıntılar burada bulunmaktadır. İyi korunmuş durumdaki dev heykeller kireçtaşı bloklarından yapılmıştır ve 8-10 metre yüksekliktedir. Varlığı bilinmekle beraber kral mezarı, henüz keşfedilememiştir. 

Nemrut Dağı Hakkında Bilgi
Nemrut Dağı, Adıyaman’ın Kahta ilçesinin Karadut Köyü’nde, dünyanın sekizinci harikası olarak tanınan, tepesinde küçük kırma taşların yığılmasıyla oluşturulmuş konik bir tümülüsün bulunduğu, 2.150 m. yüksekliği, 10 metreyi bulan heykelleri ve metrelerce uzunluktaki kitabeleri ile UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır.

Adıyaman’ın 103 km doğusundaki Antiochos’un tümülüsü ana kaya üzerine kırma taşların üst üste yığılmasıyla oluşturulmuştur. Tümülüsün doğu, batı ve kuzeyinde ana kaya düzleştirilerek teraslar haline sokulmuş, doğu ve batı teraslarına tanrı heykel ve kabartmaları yapılmıştır. Nemrut Dağı’ndaki kutsal alanda heykellerin dışında birçok da kabartma bulunmaktadır. Batı terasında bulunanlardan ilginç olan biri de aslan kabartmasıdır. Gezegenlerin dizilişleri incelendiğinde, bunun Kommagene’nin I. Kralı Mithradates’in taç giydiği geceye; MÖ 109 yılının temmuz akşamına denk geldiği görülmektedir.

Nemrut Dağı’nın 2.150 m. yüksekliğindeki zirvesinde aslanlı horoskop, bilinen en eski horoskoptur. Aslanın üzerinde 16 ışından oluşan 3 adet yıldız vardır ve bunlar Mars, Merkür ve Jüpiter gezegenlerini temsil etmektedirler. Aslanlı horoskop gök cisimlerinin bir anlık konumunu gösterir. Önümüzdeki 25.000 yıl içerisinde bir daha yaşanmayacak bir ana tanıklık edilir. Güneşin, etkisi azalan ışığının altında çıkan yeni ayın ve onun hemen üzerinde Kral yıldızı olarak bilinen Regulus yıldızının güçlü parıltısı yüzleri aydınlatır. Önceki gecelerde Jüpiter, Merkür ve Mars gökyüzünde adeta krallara layık bir geçiş töreni sergiler. Tüm bu seremoni bittikten sonra Kommagene halkı tanrılarının yeni krallarını ziyarete geldiklerine inanarak evlerine dönerler.

MÖ.I. yüzyılda kurulan Kommagene Krallığı M.S. 72 yılına kadar bu bölgede egemenliğini sürdürmüştür. Yazılı belgelerde M.Ö. 850 yılında görülen krallığın ismi o dönemlerde Kummuh olarak geçmektedir. Asur egemenliğinden kurtulmasıyla birlikte bağımsızlığın ilan eden Kommagene’nin bu dönemine ait ilk yazılı belgeler de ilk kez I. Antiochos dönemine aittir. I. Antiochos Kommagene’nin en önemli kralıdır. Antiochos yeni bir din kurmayı planlamış, batılıların, yani Yunanlıların dini ile Doğulu Perslerin dinini birleştirmeyi amaçlamıştır. Böylece bir dünya dini yaratacak, Nemrut Dağı’nı onun merkezi yapacak ve bu dinin buradan tüm dünyaya yayılmasını sağlayacaktı. Kendisi de bu sayede tüm dünyaya hükmedecek ve ölümsüzlüğe kavuşacaktır. Bu nedenle kendisini Tanrı ilan etmiştir.
İlk yapımında 55 m. yükseklikte olan tümülüsün bugünkü yüksekliği 50 m., çapı 150 metredir.Nemrut Dağı’nın en üst noktasına Kommagene Kralı 1. Antiochos kendisi için görkemli bir anıt mezar, mezar odasının üzerine kırma taşlardan oluşan bir tümülüs ve tümülüsün üç tarafını çevreleyen kutsal alanlar inşa ettirmiştir. Tümülüs, Kral 1. Antiochos’un onuruna düzenlenen törenler için etrafı 3 terasla çevrilmiştir. Doğu, batı ve kuzey terasları olarak adlandırılan bu alanlardan doğu ve batı teraslarda; bir sıra izleyen, blok halinde 8 yontma taşın üst üste oturtulmasıyla oluşturulan 8-10 metre yüksekliğinde görkemli heykeller, kabartmalar ve yazıtlar bulunmaktadır. Heykeller, bir aslan ve bir kartal heykeliyle başlar ve aynı düzende son bulur. Burada aslan yeryüzündeki gücü, tanrıların habercisi olan kartal ise gökyüzünün gücünü sembolize etmektedir. Heykeller her iki tarafta da şu şekilde sıralanmıştır: Kral 1. Antiochos (Theos); Fortuna (Theichye-Kommagene-Tanrıça) Zeus (Oromasdes); Apollo (Mithras-Helios-Hermes), Herakles (Ares-Artagnes). Buradaki yazıtlarda Antiochos’un anne tarafından Büyük İskender’den (Yunan-Makedonya), baba tarafından da Darieos’dan (Pers) geldiği yazılıdır. Böylece Antiochos, atalarından gelen etnik farklılığı birleştirmiş, bu nedenle de tanrı heykellerinin yüzünü doğuya ve batıya çevirmiştir. Ayrıca tanrı heykellerinin isimleri Grekçe ve Pers dilinde yazılmıştır.

Antiochos, Nemrut Dağı’nın 2.150 metre yükseklikteki zirvesinde yapımına başladığı görkemli kutsal alan ve mezar anıtını bitiremeden ölmüş, mezar anıtı da yarım kalmıştır. Nemrut Dağı’ndaki Kutsal alanın doğu ve batı yamaçlarında teraslar üzerinde Antiochos’un yaptırdığı heykeller ise, Nemrut’un sert hava koşullarına rağmen yüzyıllarca ayakta kalmıştır.

Antiochos bu kutsal alanı teraslar halinde tasarlamıştı. Kutsal kabul edilen teraslarda yer alan heykellerin bir sıra halinde olduğu görülmektedir. Buradaki tanrılar, hem Doğu, hem de Batı tanrılarını temsil ediyor ve bu nedenle iki ayrı isimle anılıyorlardı. Yüzleri doğuya ve batıya çevrili Pers ve Yunan tanrıları ayrıca Kral Antiochos’un bu iki kültürü birleştirme amacını da simgeliyordu. Antiochos yaptırdığı heykellerin arka yüzüne 200 satırdan oluşan vasiyetini yazdırmıştır.

Yazıtta, kendinden sonra gelecek kralları tapınağı güzelleştirmelerini istiyor, ibadet için gelenleri övüyor, kötü niyetlilere de beddua ediyordu. Bunun yanı sıra Antiochos, kutsal alanı ziyarete gelenlerin en iyi şekilde ağırlanmasını istiyor, onlara rahiplerin en iyi şaraplarını sunmalarını emrediyordu. Burada yapılacak törenlerin çok renkli geçmesi için de müzisyenleri görevlendiriyordu.
22

Nemrut dağı hakkında kısa bilgi
Doğu-Batı Medeniyetinin, 2150 m. Yükseklikte muhteşem bir piramitteki kesişme noktası, Dünyanın sekizinci harikası Nemrut. Yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleriyle, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer almaktadır. İki bin yıldır güneşin doğuşunu ve batışını 2150 m. Yükseklikte izleyen dev heykellerin sırrının çözülmesi için KOMMAGENE UYGARLIĞI’nın keşfine gitmek gerekir.

Osmanlı İmparatorluğu’nda askeri danışman olarak görev yapan ve tarihi eserlere ilgi duyan Alman subay Helmut Von Moltke, 1838’de bölgedeki araştırmaları sırasında bölgedeki tarihi kalıntılar hakkında bilgi verdiği “Türkiye’deki Durum ve Olaylar Hakkında Mektuplar” adlı kitabında nedense Nemrut Dağı’ndaki heykellerden söz etmemiştir. Nemrut Dağı’nın zirvesindeki eserlerden ilk söz eden ve bunların Asurlular’dan kalma olduğunu tahmin eden, 1881’de Diyarbakır’da yol yapım işlerinde görevli Alman Mühendis Karl Sester’dir. Sester’in verdiği bilgiler doğrultusunda Kraliyet Akademisi tarafından araştırma yapmak üzere bölgeye gönderilen genç bilim adamı Otto Punchtein başkanlığındaki ekip, Nemrut Dağı’nın tepesindeki tümülüs ve tümülüsün doğu ve batı yanlarında oluşturulmuş teraslar üzerindeki devasa heykeller ve çeşitli kabartmalardan oluşan eserler üzerinde çalışır. Uzun çalışmalar sonunda Grekçe yazılı kitabeyi çözen Punchstein, bu eserlerin Kommagene Uygarlığı’na ait olduğunu ve Kommagene Kralı 1. Antiochos tarafından yaptırıldığını keşfeder. Antiochos’un ağzından yazılan kitabe, Nemrud Dağı’nın sırrını ve Antiochos’un yasalarını içermektedir.



Nemrut Dağı nerededir?
Dünyanın 8. Harikası olarak adlandırılan Nemrut Dağı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Adıyaman’dadır. Üzerine hem Antik Yunan hem de Pers tanrılarının birçok heykelinin bulunması nedeniyle bilinen insanlık tarihi açısından önemi çok büyük olan Nemrut Dağı, 2150 metre yüksekliğinde doğal bir oluşumdur.

Milattan Önce 62 yılında Nemrut Dağı’nın tepesine Kommagene Kralı Theos tarafından yaptırılan Yunan ve Pers tanrı heykelleri, günümüze dek ulaşarak tarihsel sürece ışık tutmaktadır. Birçok farklı figürün yer aldığı Nemrut Dağı, iki bin yıl öncesinden günümüze gelen gerçek bir kültür mirasıdır. Tüm bunların ötesinde Kommagene Kralı Theos tarafından Nemrut Dağı’nın tepesine bir de anıt mezar yaptırmış olmasına rağmen 20. yüzyıldan itibaren birçok arkeolog yoğun uğraş sarf etmesine rağmen kralın mezarını ortaya çıkartmayı başaramamıştır.

Nemrut Dağı’nda bulunan mezar odasında 1881 yılında Alman mühendis Karl Sester oldukça kapsamlı kazı çalışmaları yapmış ( Palavra)  ancak yine de Kral Theos’un mezarını bulamamıştır. Mezarın aynı zamanda bir tapınak olduğu da bilinmektedir. Mezar odası içerisinde kartal başlı tanrı figürleri yer almakta ve Nemrut Dağı genelinde hakim olan heykel dizilişine rastlanmaktadır. Bilim adamları Kral Theos’un mezarının 50 metre derinliğinde ve 150 metre genişliğinde bir alanda olduğu düşünülmesine rağmen bu kadar geniş bir alanın izine hala rastlanmamıştır.

Aslan başlı heykellerin de yer aldığı Nemrut Dağı, yüksekliği 7 metreyi bulan dev kaidelere de sahiptir. Adıyaman’ın Kahta ilçesinde bulunan Nemrut Dağı çevresi, Nemrut Dağı Milli Parkı haline getirilmiştir Nemrut Dağı Milli Parkı içerisinde Nemrut Dağı ve çevresindeki tarihi oluşumları da alan bir alan olarak her yıl binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yapmaktadır. Milattan sonra 72 yılında Roma İmparatorluğu ile girdiği savaşı kaybeden Komagenne Krallığı, bu tarihten sonra bağımsız yapısını da kaybetmiştir.

Günümüzde insanların büyük bir ilgi gösterdiği Nemrut Dağı’nın dorukları iki bin öncesinde bir yerleşim yeri olarak değil, dini önemi olan bir ibadet yeri olarak kullanılmaktaydı. Eski çağlarda da kutsal bir alan olarak saygı gösterildiği düşünülen bölge, yüzlerce yıldır insanların ilgisini çekmiş ve günümüzde Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki yerini alarak koruma altına alınmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder